Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Archaic | ||
Eski Kullanım | anlaşmazlık yaşamak | dissent f. |
Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | bir anlaşmazlık yaşamak | have a disagreement f. | ||
We had a disagreement. Bir anlaşmazlık yaşadık. More Sentences |
||||
Phrasals | ||||
Öbek Fiiller | (biri/bir şey) hakkında anlaşmazlık yaşamak | fight about (someone or something) f. | ||
Öbek Fiiller | (biriyle bir şey/biri) hakkında anlaşmazlık yaşamak | fight (with) someone or something about (someone or something) f. | ||
Öbek Fiiller | biri/bir şey hakkında anlaşmazlık yaşamak | fight about someone or something f. | ||
Öbek Fiiller | (bir konuda) münakaşa/anlaşmazlık yaşamak | war over (something) f. | ||
Öbek Fiiller | (biriyle/bir grupla) münakaşa/anlaşmazlık yaşamak | war with (someone or something) f. | ||
Idioms | ||||
Deyim | ile anlaşmazlık yaşamak | have a brush with f. |